Yeşim de, ben akşamları çıkamam ama hafta sonu olur dedi. Bende evimi tarif ettim kendisine. Pazar günü saat 11:30 anlaşıp kendisi gitti.
Pazar günü geldiğinde sabah erkenden uyanıp duş aldım değişik parfümlerimden sıkınıp yeşimimi beklemeye başladım. Gecikmeli olarak kapı çaldığında kapıyı açtığımda yeşim karşımdaydı. Yeşimi içeri buyur ettikten sonra bilgisayarın karşısına oturtup birer neskafe yaptıktan sonra bir yandan kahvelerimizi içiyor bir yandan bilgisayarla ilgili bildiklerimi anlatıyordum. Bir yandan farkında değilmişcesine bacaklarımı bacaklarına dokunduruyordum.
Ama aklımdan geçen fanteziler bilgisayarla ilgili bildiklerimi de bana unutturuyordu. Bilgisayarda MP3 açıp içeri hoş bir hava kazandırmaya çalışıyordum. Artık dayanacak gücüm kalmamıştı ve yeşimi kulundan tutuğum gibi ayağa kaldırıp duvara sırtını dayadım. Delicesine dudaklarını emmeye başladım. Yeşim yalvarırım yapma ben evliyim diyordu. Ama yanıma gelmesinden zaten niyeti belliydi ve artık ben kendime söz geçiremezken o beni nasıl engelleyebilirdi.Üstünde kilerini sert ve bir o kadar hızlı bir şekilde çıkartıyordum, yeşimi çırıl çıplak bıraktıktan sonra, kalçalarını kendime çevirip ellerini duvara dayadıktan sonra erkeksi, sert, geniş ellerimle kalçalarını sıkıp, kalçalarını sert avuçlarımın içiyle tokatlıyordum.
Kalçalarının üstü kızardığı bir anda tırnaklarımla sertçe kalçalarının üstüne bastırıp hamur gibi kalçalarını sıkıyordum. Islak sıcak kaygan yumuşak dilimin ucuyla hafifçe kalçalarının üstüne dokunup dilimle bir yandan da kalçaların üstünde geziyordum. Sonra erkeksi sert ellerimle yeşimin taş gibi olan kalçalarını iki yana ayırıp ıslak sıcak kaygan yumuşak dilimin ucuyla hafifçe kalçalarının arasına dokunup kalçalarının arasını dilimin ucuyla yaşartırken nefesimin buharını ve sıcaklığını kalçalarının arasına verdikten sonra, ıslak sıcak kaygan yumuşak dilimin ucunu kalçalarının arasından ve teninden hiç kaldırmadan sırtına çıkartıp, tükürük bezlerimin salgıladığı sıvıyla belini ve omuz başlarını yaşartıp dilimin ucuyla okşarken bir yandan da arkadan önüne doğru doladığım ellerimle her iki göğüslerini avuçlarım içine alıp patlatırcasına canını yakarcasına avuçlarım içinde kalan göğüslerini sıkmaya başlamıştım.
Ön dişlerimle sırtındaki etlerini hafifçe ısırır gibi yapıp dolgun dudaklarımla usulca öptükten sonra ensesine doğru gelip sımsıcak nefesimi ensesine ve kulak arkalarına veriyordum. Titrek nefesim kulaklarında çınlarken yeşimi kendime doğru çevirip sırtını duvara dayadıktan sonra dolgun şekilli dudaklarımla ateşli bir şekilde dudaklarını emmiyordum. Boynunun etrafını dişlerimle hafifçe ısırır gibi yapıp dolgun dudaklarımla okşarken yeşimin gözleri zevkten kapanmış, kendi dudaklarını dişlerin arasında sıkıp yüzünü kasarken ben göğüz uçlarını ateşli dolgun dudaklarım arasına alıp emerken, ön dişlerimle göğüslerinin ucunu hafifçe ısırır gibi yapıp, ıslak sıcak kaygan yumuşak dilimin ucuyla göğüslerinin etrafında daireler çizmeye başlamıştım.
Sonra yeşimin bacakları önünde diz çöküp, bacağının birini kaslı, erkeksi omuzum üstüne koyarken, sırtını duvara dayamışken, diğer ayağıyla da yere basarken, ıslak sıcak kaygan yumuşak dilimin ucuyla dişiliğinin üstüne dokunup ritmik hareketlerle dişiliğinin üstünü okşarken, nefesimin buharı ve sıcaklığı dişiliğine hararetle vururken, dolgun ve şekilli dudaklarımı bir vakum gibi dişiliğine yapıştırıp, ıslak sıcak kaygan yumuşak dilimi dişiliğinin derinliklerine sokup içini dilimle ritmik hareketlerle okşuyordum.
Tükürük bezlerimin salgıladığı sıvı dişiliğinin üstünü ve içini sırıl sıklam bırakırken, dişiliğinin dudaklarını dolgun ateşli dudaklarım arasına alıp, ön dişlerimle hafifçe ısır gibi yapıp, dişiliğinin hepsini ateş gibi yanan ıslak ağzımın içine alıp eritircesine ve mosmor edercesine emiyordum. Bu esnada yeşimin kalp atışların hızlanıyor, derin derin nefes alıp veriyordu. Zevkten kendi dudağını ısırıp inliyor ve omzumdaki bacağını kasarken, tatlı tatlı terlerken ben ayağa kalkıp bu defa bir bacağını belime bağlayıp sırtını duvara iyice yapıştırıp duvarla kendi aramda yeşimi ezerken, uzun beton gibi sert, zevkten damarları belirginleşmiş, dimdik olan aletimin başını yeşimin dişiliğinin dudaklarına sürterek ısladıktan sonra, dişiliğinin derinliklerine doğru bir hamlede sertçe baskı yaparak köküne kadar içine soktum.
Yeşimin dişiliğinin içi benim aletimle dolarken içinde sertçe gidip gelirken bir yanda duvara iyice yeşimi bastırırken diğer yandan boynunun etrafını dolgun dudaklarımla okşarken erkeksi, sert avuçlarımın biri ile göğüslerini sıkıyor, diğeri ile de kalçanı sıkıp tırnaklarımı kalçalarına bastırıyordum. Yeşim benim belime doladığı bacağını kasarken, doyuma ulaştığın anda bende titreyerek ve inleyerek, kaygan menilerimi ılık ılık dişiliğinin derinliklerine bir volkan gibi fışkırttım. Aletimi dişiliğinin içinden çıkardığım anda ılık kaygan menilerim dişiliğinden , dişiliğinin dudaklarına, kasıklarına ve baldırlarına doğru süzülerek akarken, bende yeşimin boynuna sıkı sıkı sarılıp, kadınım benim dünyanın en muhteşem kadını sensin diyerek dolgun dudaklarımla usulca alnından öpüyordum.
Sonrada ikimizde toparlandık ve yeşim geç oldu gitmeliyim dedi. O günden sonra bir daha da hiç görmedim. Bende pek peşine düşmedim evliydi. Tehlikeli olabilirdi.:)